10 Haziran 2010 Perşembe

Harvey Nichols

Harvey Nichols açılışında neler oldu?


Pazartesi, Ankara Harvey Nichols’ın açılışı için İstanbul Sabiha Gökçen’den Esenboğa’ya hareket eden davetli sosyetiklerin çoğunun elinde Hermes’leri yoktu, şaşırdım.

Chanel ağırlıktaydı. Sadece dört Hermes sayabildim. Topukları dikkate değerdi. Siz deyin bir karış, ben diyeyim iki karış... Giderken iyiydi de, dönerken topuklar geri geri çekiyordu.

Üç otobüs, davetlileri Ankara Kentpark Alışveriş Merkezi’ne götürdü. İlk ikram edilen içki viski oldu. İçerideki Black Label standını görünce ampul yandı, barmenden gecenin içki sponsorunun Johnny Walker ve Smirnoff olduğu öğrenildi.

Kimlerin İstanbullu kimlerin Ankaralı olduğu tek bakışta anlaşılıyordu. Nasılını sormayın, anlaşılıyordu işte.

Yanlarına çocuklarını veya aile büyüklerini alıp gelenler de vardı.

Mağazanın etrafına kırmızı kordon çekilmiş ve AVM’ye alışverişe gelmiş niceleri kordonun arkasındaki açılışı seyre dalmıştı. Türkler inşaat izlemeyi severdi, biliyordum ama açılış izlemek de neyin nesiydi?

Türbanlı sayısı azdı. Çoğu da Türk değildi.

Açılışın sonunda mağazadan çıkan davetlilere melek motifli kitap ayracı hediye edildi. Kimilerinin hediye torbalarından üç-beş tane kaptığı görüldü. Kitap okumayı bu kadar sevmeleri sevindirdi.

İstanbullular alışverişe geç başlayıp geç bitirdi. Siftah olsun diye alışveriş yaptıkları öğrenildi.

1 saat 10 dakikalık Ankara-ıstanbul uçuşuyla rekor kırıldı. Uçuşun neden bu kadar uzun sürdüğünü hostese sorduğumuzda “Servis rahat yapılsın diye biraz havada dolandık” yanıtını aldık.

Tüzmen ve Sertab caz için sözleşti

Defile sonrasında mağazanın içinde piyano eşliğinde konser veren Sertab Erener tebrikleri kabul ederken Kürşad Tüzmen ona şöyle dedi: “Demet’lerin (Sabancı) çok güzel bir yeri var. Orada bir araya gelip bir caz gecesi yapalım.”
Sertab’dan “Tabii yaparız, çok güzel olur” cevabını aldı.

En popüler soru: “İndirim ne zaman?”

Mağazada en büyük kalabalık ayakkabı reyonunun önündeydi. Parfüme de ilgi fena değildi. Erkekler Pal Zileri denerken kadınların ilgisi Chloe’yeydi. Jean reyonunda kirli sakallı Ankaralı gençler ağırlıktaydı. Takım elbiselilerin çoğu mağazanın girişinde toplanmıştı.
Ankaralı müşteriler satış görevlilerine en çok “ındirim ne zaman?”, “Neden indirime bu kadar yaklaşmışken açtınız mağazayı?” sorularını sordu.
Satış görevlilerinin çoğu transfer edildiğinden müşteriyi tanıyor, onlara isimleriyle hitap ediyordu.
Harvey Nichols’ın başkentte iş yapmasının yüksekle muhtemel olduğu söyleniyor çünkü pek gidecek yer olmadığından Ankaralı kadınlar gündüzleri genelde AVM geziyor, arkadaşlarıyla mağazalardaki ürünlerle ilgili fikir teatisinde bulunuyorlarmış.

Politikacıya özel giriş

Bu mağazada “personal shopping”, yani “kişiye özel alışveriş” ön planda.
Bu şehirdeki bürokratlar, politikacılar mağazaya girerken, çıkarken, alışveriş yaparken görülmek istemediği için otoparktan mağazanın içine doğrudan bir çıkış yapılmış. Ev ve ofis servislerine de ağırlık verilecek, satış danışmanları ve müdürler seçtikleri ürünleri önemli müşterilerin evlerine götüreceklermiş. Özel dikimin başarılı olacağına inanıyorlar, zaman zaman İtalya’dan terzi getirteceklerini söylüyorlar.

melis alphan'dan alinti yapilmistir...

2 yorum: